DTP, önce Demokratik Toplum Hareketi adı altında DEP'li eski milletvekilleri (Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Selim Sadak) tarafından 22 Ekim 2004'te kurulan bir siyasi oluşumun partileşmesidir.[6][7]
DTP, Türkiye'de ilk defa eşbaşkanlık sistemini uygulayan siyasi partidir. Buna göre Aysel Tuğluk ile Ahmet Türk partinin eşbaşkanları olarak belirlenmiş, YSK'nun aldığı karar doğrultusunda, eşbaşkanlık sistemine son verilerek, partinin genel başkanlığı görevine geçici olarak tek başına Ahmet Türk seçilmiştir.[8] Demokratik Toplum Partisi’nin 2. Olağanüstü Büyük Kongresi’nde Nurettin Demirtaş Genel Başkanlığa seçilmiştir.[9] 21 Temmuz 2008 tarihinde yapılan olağanüstü kongrede genel başkanlığa adaylığını ilk olarak partinin eski Kars İl Başkanı olan Mahmut Alınak koymuş Ahmet Türk'ün aday olması üzerine Alınak, Türk'ün lehine namzet olmaktan vazgeçmiştir.[10]
Demokratik Toplum Partisi ilk seçim deneyimini 2007 Genel Seçimleri'nde yaşadı. %10'luk seçim barajını aşamama kaygısıyla bu partiye mensup üyeler ve bu partiyle birlikte hareket eden EMEP, ÖDP, SDP ve sivil toplum örgütlerine mensup kişiler Bin Umut Adayları olarak bu seçime bağımsız adaylarla katıldılar.[11] Seçim sonunda milletvekili olan 19 kişi artı SDP Onursal Başkanı Akın Birdal DTP'ye geçerken[12], seçimlere bağımsız aday olarak girmek isteyen ve bu sebeple partisinden istifa eden Ufuk Uras ise tekrar ÖDP'ye geçti.[13] Hakkari bağımsız milletvekili Hamit Geylani siyasi partilere üye olamama cezasından dolayı, seçimlerden bir yıl sonra yapılan DTP Olağanüstü Kongresi'nde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grubu olan bu partiye geçerek milletvekili sayısının 21 olmasını sağlamıştı.[14][15]
Her ne kadar DTP'nin 3 senelik geçmişi olsa da Kürtler'in siyasi arenada boy göstermelerinin 20 senelik bir geçmişi bulunuyor. DTP'den önce açılan HEP, DEP, HADEP ve DEHAP çeşitli gerekçelerle kapatıldılar. Bunların başında ise: Bu partilerin PKK'yı destekledikleri, milletvekillerinin Kürtçe yemin ederek bölücülük yaptıkları, kongrelerinde PKK bayraklarının açılması, polise çeşitli saldırılar, PKK'ya gerek maddi gerek silah yardımı ve basında verdikleri demeçlerde PKK'yı övmeleri gibi neden yer almaktadır.
DTP'de öncülleri gibi kapatılma ihtimalinde olan bir partidir. PKK'yı desteklemekle suçlanan parti hakkında Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya kapatma davası açmıştır. Davanın sonuçlanabilmesi için Anayasa Mahkemesi'nin çalışmalarını bitirmesi beklenmektedir.[16]
DTP, 26 Ekim 2008 tarihindeki Hakkari mitinginde PKK'nın tutuklu elebaşı Abdullah Öcalan için alenen özgürlük talep etmiştir.[17]
